23 Aralık 2016 Cuma

Gölge - Ahmet Naç

GÖLGE
Karanlıktan Korkma "çocuk"
AHMET NAÇ
Doğan Kitap
Kasım 2016, 1. Baskı
238 Sayfa


AFD:
   Ezberbozan öğretmenden, ezborbozan kitap.

   Bilmiyorum Ahmet Naç'ı duydunuz mu? Ben ilk olarak haberlerde karşılaştıktan sonra adını bir daha unutamadım. Neredeyse tüm konuşmalarını, öğrencileriyle yaptığı tüm etkinliklerini izlemişimdir.

Belki bu fotoğraf hatırlamanıza yardımcı olur.

   Ahmet Naç, İstanbul Esenler'de sıradan bir ilköğretim sınıfını güzel bir şekilde yeniden dizayn edince neredeyse tüm haber bültenlerinde yer almaya başladı. Fakat bu Ahmet Öğretmen için şaşırtıcı bir durumdu. O sadece yapması gerekeni yapmıştı. "Sınıfınıza neden kitaplık yaptınız?" gibi sorularla karşılaştı. O ise bir sınıfta kitaplık olmasından daha doğal bir şey olmadığını düşünmekte ve bu düşüncelerini uygulamaktaydı.

   Ahmet Öğretmeni asıl kalplere kazıyan ise aşağıda paylaştığım TEDX konuşması olmuştur. Kaç defa izlediğimi bilmiyorum ve daha kaç defa izleyeceğimi... Siz de izlemediyseniz mutlaka izlemelisiniz.

   Gelelim kitabımıza; Gölge'nin çıkacağını ilk duyduğumda çok şaşırdım. Ahmet Öğretmenin kitap yazacağını nedense hiç düşünmemiştim. O hep anlatsın, konuşsun yeterdi bana. Ama o yine yeterle yetinmemiş daha fazlasını yapmış. :)

   Gölge'yi okumaya başlamadan önce bence Ahmet Öğretmenin öğrencileriyle hazırlayıp sunduğu Çanakkale gösterisini (A'sar 1915) izlemelisiniz. Çünkü kitap bu gösteri ile oldukça bağlantılı.

   Ahmet Öğretmen, sıradan bir sınıftaki sıradan öğrencilerle neler başarılabileceğini her geçen gün seviyeyi daha da yükselterek gösteriyor.

   Gölge bir başucu kitabı; öğretmenler, öğrenciler, idareciler, veliler, anne ve babalar için. Ben Milli Eğitim Bakanı olsam öğretmenlik mesleğini seçen herkese ve tüm velilere bu kitabı ücretsiz olarak dağıtırım. Tabi, amacım daha iyi eğitim almış bireyler yetiştirmekse...

   Ahmet Öğretmen hepimizin, güya daha iyi eğitim adına yaptığı yanlışları sıralamış kitabında. Öğretmeninden öğrencisine, veliden idarecisine, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan kitap yayıncılarına kadar. Sistemin çarklarının neden sağlıklı bir şekilde dönmediğini hiç korkmadan anlatmış, bu çarpık sistemin sorumlusu olan herkese iyi bir ders vermiş.
 
   Şu an Ahmet Naç, her yere konuşmacı olarak çağrılabilir. her özel okul kendi öğretmeni olsun diye şu an kazandığı paradan çok daha yüksek meblağlar sunabilir. Ahmet Öğretmen artık etliye sütlüye karışmadan rahatlıkla yaşayabilir. Ee o zaman bir dur artık, insanları kızdıracak şeyleri bu kadar kolay söyleme. Gücün yanında ol, keyfine bak değil mi?
  Değil! Çünkü onun izini takip ettiği bir Gölge var. O Gölgenin izinde yapıyor her ne yapıyorsa ve kitabında da bizlere Gölgeyi bir defa daha anlatıyor, hiç anlatılmayan bir tarzda.

   Adını unutturmaya çalışsalar da Gölgesi bile yetiyor "adam" olana.
   Yaşayamadıklarım değil, yaşadığım ne varsa onlar beni ben yapacak. Yaşamak istediklerimi tek tek bana vererek...

 Kendi ülkene bak! O milyonlar her şeye yön veriyor, verecek. Ahlaksızlığı, tecavüzü, adaletsizliği,yenilen kul hakkını, hırsızlığı, saygısızlığı, tahammülsüzlüğü nasıl açıklayacağız?

   Kendi çocuğunu dünyanın en özel çocuğu sanan, paranoyak anne babalarla yeni nesil sizin eseriniz! Ne kadar gurur duysanız az!

 Önemli olan çok okumak, çok şey öğrenmek değil... Ufkun genişlemeden bir adım ileriye gidemezsin.

   Doğru iletişim... Tüm o saçmalıkların yerine eğitim fakültelerine ilk önce bu dersi koymak gerek!

 "Bence okullarda yapılan en büyük hata, çocukları korkuyla motive ederek bir şey öğretmeye çalışmaktır. Not alma korkusu, sınıfta kalma korkusu gibi. Bir konuya ilgi duyarak öğrenmek ile korkuyla bir şeyi öğrenmek arasında nükleer bir patlama ile bir kıvılcım kadar fark vardır." -Stanley Kubrick-

   Diyorlar ki, "Dünyayı mı değiştireceksin? Dünyayı değiştirmek çok zordur, bir ütopya bu." Ama dünya bu kadar aptalken hiç zor değil inan bana. 

   Eğitimde çağ yakalamak küçük bir hedef. Şu andaki benim reddettiğim, kabul etmediğim bir seviye. Sınıfımda istemem. Aslolan çağı yakalamak değil, tüm dünyaya çağ atlatmaktır. Tüm dünya çocukları için...

   Bu ülkede yüzde 99'u domuz eti yemeyen Müslümanların yüzde kaçı kul hakkı yer? Yalan söyler? Hırsızlık yapar? Gıybet eder? Kötü söz söyler? İftira atar? Komşusuna kötü davranır, umursamaz?
Kitabın Tanıtımından: 
Sen: Bu kitap neyi anlatır?
Ben: Onu anlatır. Uğrunda ölüme bile gideceğimiz bir adamın; seni tanımadan, senin için neler yaptığını… Belki de seni anlatıyordur bu kitap. Karar senin. Adını bulamayacaksın hiçbir sayfada, üzgünüm. Bilmediğin bir gerçeğe sen isim ver yeniden. Benim bu kitapla yaptığım gibi.

İşin kötü tarafı karşımda olsaydı ve ‘’Senin hakkında kitap yazacağım’’ deseydim çok kızardı. ‘’Sakın bunu yapma ’çocuk’, beni gerçekten tanıdıysan yapman gerekeni bilirsin’’ derdi. Ben de yapmam gerekeni yaptım.

Bu kitap, onu henüz okumayacak olan çocuklar için yazıldı. Onların hayatındakilere; öğretmenlere, eğitmenlere, anne babalara… O bunu isterdi, bir yolunu bulmamı… Bir uçağın kanatları altındaki çocuklarımız için… Sadece kendi çocuklarımız için değil, tüm dünya çocukları için… 

Bu kitabı bitirdiğinde ikimizi de tesadüf diye bir şeyin olmadığına inandırmayı sakın unutma. Bir tanesinin bile hayatına dokunabilirsen tamamdır. Böylelikle asıl hikâye son sayfadan sonra başlayacak. Sadece gülümse ve arkana bile bakma artık. 


Çünkü hikâyenin sonunu o çocuklar yazacak.

Ahmet Naç Hakkında:
   23 Nisan gecesi bir çocuk bayramındaManisa'nın akhisar ilçesinin bir köyünde dünyaya geldi. En büyük şansının bir köyde doğup büyümek olduğunu söylüyor, hayatındaki en kaliteli zamanları ise ağaçların üstünde yalnız başına olduğu anlar olarak tanımlıyor.

  Ortaokul ve lise yıllarında Hababam Sınıfı’ndaki Ahmet olarak anılmış; ne olmak istediğine bir türlü karar veremeyince, bütün meslekleri aynı anda yapabileceği tek iş olan öğretmen olmaya karar vermiş.

  Şimdilerde öğrencileriyle birlikte yapımcı, senarist, yönetmen, ressam, sporcu, tiyatrocu, şair, müzisyen, komedyen, moderatör, koordinatör, dekorasyon ustası, tekniker, tasarımcı, boyacı ve rapçi olarak hayatına devam ediyor. Boş vakitlerinde ise gözlüğünü ve takım elbisesini çıkarıp, pelerinini takarak çocukların süper kahramanı oluyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...