9 Şubat 2013 Cumartesi

Otomatik Portakal - Anthony Burgess

OTOMATİK PORTAKAL
A Clockwork Orange
ANTHONY BURGESS
Çevirmen: Dost KÖRPE
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Ocak 2012, 14.Baskı
172 Sayfa

AFD:
   Bu kitabı sevgili Kalem Darbesi'nin çekilişinde kazanmıştık. Sağolsun ev hediyemize kadar düşünüp göndermişti. Buradan tekrar teşekkür ediyoruz.

   Otomatik Portakalı sevdim mi? Sevmedim sayılmaz, fakat beklentim çok daha büyüktü herhalde. Aslında kitabın baş kahramanı olan Alex'in tam bir serseri/pislik olması da beni etkileyen faktörlerden biri olabilir. Kendinden ve zevklerinden başka hiçbir şey umrunda olmayan ve kendisine hiç bir zararı dokunmayan hatta kendisine yardım etmeye çalışan insanlara bile çok kötü davranan (çok kötü davranmak kelimesi bile burada az gelir) bir kişilik, maalesef ki kitabın baş kahramanı. Aslında sorun bende de olabilir. Eğer kitabın ya da filmin baş kahramanı; bencil, korkak ya da pislik birisiyse, o karakterden hiç hazzetmiyorum. 

  Baş kahramanı sevmemiş olabilirim fakat kitabın konusunun o tür bir baş kahraman gerektirdiğini de kesinlikle anlıyorum. Alex, yukarıda da bahsettiğim gibi serseri bir karakterdir. Arkadaşlarıyla toplanırlar ve kendi halinde olan insanlara sataşır, onlarla alay eder ve hırsızlık yaparlar. Ta ki yakalanana dek. Ondan sonra olaylar değişir. 

   Hapishaneyi boylayan Alex devletin ilk defa deneyeceği  yeni bir suç tedavi yönteminin kobayı olmayı kabul eder. Çünkü Alex bir an önce özgürlüğüne kavuşup sokaklara dönmek ister.

    Bu yeni yöntemin amacı; suç işlemeye programlı beyinleri, ıslah ederek suç işleyemeyecek hale getirmektir.

   Islah edilen suçluların seçim yapma özgürlüğünün elinden alınması, bir nevi iyilik robotuna dönüştürülmesi  ne kadar etik?

    "Etik mi?" sorusunu bir kenara bırakırsak eğer, gerçekten bu yöntem etkili oldu mu?

    Tarafımdan sevilmeyen Alex :) sevilen bir karaktere dönüşebildi mi?   
    
   Bu soruların cevapları, mutlaka okunması gereken bir "kült" eser olarak kabul edilen, Otomatik Portakal'da..

Not: Eser çok fazla argo kelime içeriyor. Argo kelimelerin çevirisinin zor olacağını tahmin edebiliyorum fakat her görmek kelimesi yerine dikizlemek yazılması da, beni çok rahatsız etti. 

Son not: IMDB puanı 8.5 olan filmini de belirtmeden geçmeyelim.  



Kitabın Tanıtımından:
   Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna sistematik bir baskı uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum...
...
   Cockney dilinde (İngiliz argosu) bir deyiş vardır. Uqueer as as clockwork orange. Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Bu çok sevdiğim lafı, yıllarca bir kitap başlığında kullanmayı düşünmüşümdür. Bir de tabii Malezyada canlı anlamına gelen orang sözcüğü var. Kitabı yazmaya başladığımda, rengi ve hoş bir kokusu olan bir meyvenin kullanıldığı bu deyişin, tam da benim anlatmak istediğim duruma, Pavlov kanunlarının uygulanmasına dayalı bir hikâyeye çok iyi oturduğunu düşündüm..........
Anthony Burgess 

   Karabasan gibi bir gelecek atmosferi... Geceleyin sokaklara dehşet saçan, yaşamları şiddet üzerine kurulu gençler... Sosyal kehanet? Kara mizah? Özgür iradenin irdelenişi? .. Otomatik Portakal bunların hepsidir. Aynı zamanda hayranlık verici bir dilsel deneydir, çünkü Burgess anti-kahramanı için yeni bir dil yaratır: Yakın geleceğin argosu nadsatı.

   ... ve Stanley Kubrickin muhteşem film uyarlaması, yirminci yüzyılın kült eserlerinden biri olan bu romanın şöhretini pekiştirmiştir..........

09.02.2013 tarihinde farklı sitelerde "Otomatik Portakal"ın fiyatı:
http://www.hemenkitap.com 7,00 TL 
http://www.yenisayfa.com: 7,00 TL
http://www.okuoku.com 7,30 TL
http://www.dr.com.tr 7,49 TL
http://www.evekitap.com 7,90 TL

Resim alıntıdır.
Anthony Burgess Hakkında: 
  John Burgess Wilson ya da bilinen adıyla Anthony Burgess (25 Şubat 1917 - 22 Kasım 1993) İngiliz roman yazarı, şair, besteci, eleştirmen, dil bilimci ve çevirmen. Otomatik Portakal isimli romanıyla tanınır.

  1959 yılında Burgess'a ameliyat edilemez bir beyin tümörü tanısı kondu ve bir yıldan az ömür biçildi. İlk karısı Lynne'in geçimini sağlamaya kararlı olan Burgess 12 ay içinde beş buçuk roman yazdıktan sonra teşhisin yanlış olduğu anlaşıldı. Ne var ki artık tanınan bir yazar olmuştu. 50'den fazla roman ve kitap yazdı.
Kaynak: Wikipedia

Anthony Burgess'in Türkçe'ye Çevrilmiş Kitapları: 
Bir Elin Sesi Var
Deptford'daki Ölü Adam
Mozart ve Deyyuslar
Otomatik Portakal
Piyanoçalanlar

19 yorum:

  1. Ah, fotoğraf enfes olmuş! Elinize sağlık =)

    YanıtlaSil
  2. kitaplığımda olan bir kitap, yorum için tşk ama yorumdan çok foto dikkatimi çekti süper olmuş :D

    YanıtlaSil
  3. Fotoğraf süper , kitabı muhakkak okumak istiyordum ama biraz bekleteceğim sanırım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Benim yorumumdan dolayı ise bekletmeyin. Ben sadece bu kadar kötü bir karakterin baş karakter olmasına taktım :)

      Sil
  4. Benim de beklentim büyük bu kitaptan..Okunacak kitaplarım arasında.. umarım beğenirim ama pek iştahımı kabartmadı yorumunuz.. Portakal şahane yalnız:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim derdim baş karakterin karaktersizliğiyle :) Sevmedim Alex'i ama kimseye bu kitap için okumayın demem, diyemem...

      Sil
  5. çook önemli evet ama çok sevilebilecek demek de zor doğru.
    filmi de pek tuhaf.
    süper ama gözdem değil.
    :)
    o dönemden gözdem ise blow up.
    kitabı da filmi de.
    :)

    YanıtlaSil
  6. Güzel kitap, en azından ben beğenmiştim. :) Kitabın anlatıcısı Alex olduğu için argo sözcükler de onu tamamen benimsememizi sağlıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Argoyla çok problemim yok aslında ama her görmek kelimesine dikizlemek denmesi çok garip geldi. "Alex babası dikizledi" Çok farklı bir şey "Alex babasını gördü" çok farklı bence.

      Sil
  7. Benim de listemin üst sıralarında kitap, bakalım ne zaman sıra gelecek. Ve evet fotoğraf harika :)

    YanıtlaSil
  8. ben bu film yüzünden bi süre rimel sürerken korkar oldum. nasıl bilinçaltıma işlediyse alex'in kirpikleri, makineyle açılmış gözleri falan..

    bi de blow up nefistir; deep'in zevki daha nefis(:

    YanıtlaSil
  9. Ben de okumak istiyorum bu kitabı. Son zamanlarda ne zaman D&R'a yolum düşse mutlaka elime alır oldum. Herhalde kitabı satın almadan ayak üstü bitireceğim bu gidişle. :D Teşekkürler yorum için. :)

    YanıtlaSil
  10. bu kitabı ben severek okumuştum.okuduklarımdan sonra filmini izlemeye hala cesaret edemiyorum.ama bir gün izleyeceğim sanırım
    sevgiler :)

    YanıtlaSil
  11. hoş bi mim gönderdim size.
    mim yapana bi otomatik portakal soyacağı hediye hihihi.
    :)

    YanıtlaSil