28 Ağustos 2013 Çarşamba

Yokyer - Neil Gaiman (Okur Testi)

Yokyer - Neil Gaiman
Okur Testi
İyi Eğlenceler...

25 Ağustos 2013 Pazar

Yokyer - Neil Gaiman

YOKYER
Orjinal Adı: Neverwhere
NEIL GAIMAN
Çevirmen: Evrim ÖNCÜL
İthaki Yayınları
Ekim 2012, 2. Baskı
375 Sayfa

AFD:
   Daha önce de çok dile getirdiğim gibi; fantastik öğelerin işlendiği kitaplardan pek hazzetmem. Yazar Ayları Ağustos ayı yazarı Neil Gaiman seçilince de; romanlarıyla tanışmak istememe rağmen, ki methini o kadar çok duymuştum, kitaplarının fantastik öğeler içerdiğini bildiğimden dolayı biraz çekindim.

   Pinuccia'nın habersiz yaptığı çekilişin kazananlarından biri olduğumuzu ve bize Neil Gaiman'ın bir kitabını hediye edeceğini öğrendiğimizde, Pinuccia'nın blogumuza bıraktığı tavsiyesi ve içeriğinden dolayı bana en yakın gelen kitap olarak Yokyer'i seçtim. İyi ki de seçmişim.

   Öncelikle Yokyer'in Neil Gaiman'ın yazıp yönettiği 6 bölümlük Neverwhere adlı dizinin kitaplaştırılmış hali olduğunu belirterek başlayayım. 
Neverwhere dizisinden bir sahne
riddleshouse.proboards.com

Yokyer'in Çizgi Roman Versiyonu
www.comicvine.com
  Yokyer'le yaşadığım maceram nasıl geçti? Belirttiğim gibi daha çok gerçek dünyada yaşanmış veya yaşanması muhtemel konuları okumayı seviyorum, birden ortaya çıkan canavarlar ve yaratıkların olduğu kitaplarla aram pek yoktur. Yokyer'de de yaratıklar, konuşan sıçanlar vb. öğeler olduğu halde, benim için çok güzel bir okuma süreci oldu. Okuduğum her satırdan zevk aldım. Neil Gaiman'ın kalemi, gerçeküstü dünyadan hiç zevk almayan benim için bile okunulası bir kitap haline getirmiş. 

   Biraz da kitabın içeriğinden bahsedelim. İşinde başarılı, gayet düzgün bir adam olan Richard Mayhew nişanlısıyla önemli bir yemeğe giderken, bir anda karşılarına yaralanmış bir kız çıkar. Nişanlısının tüm ısrarına rağmen Mayhew kıza yardım etmek ister ve eder. Tabii artık nişanlı değildir. Kız doktora ya da polise gitmek istemez, Mayhew'de kızın bu isteğine uyarak kızı evinde tedavi eder. Buradan sonra işler karışır.

   Kızın peşinde birileri vardır. Mayhew kıza yardım etmeye çalışır. Fakat bir gün uyandığında yaşadığı çevrede kimse onu tanımamaktadır. İşyerinde artık bir masası yoktur. Onun artık Yukarı Londra'da bir varlığının bir önemi yoktur. 

   Evet işte olayların garipleştiği yer burası, Mayhew'in yardım ettiği kız Aşağı Londra'dan gelmektedir ve Mayhew'de artık Aşağı Londra'dadır. Gerçek hayatına dönmek, işine kavuşmak ve nişanlısıyla barışmak ister. Acaba bunları başarabilecek midir? Aşağı Londra'da onu neler beklemektedir?

   Kitabı okurken Londra'da bulunan metro duraklarına verilen isimlerle Neil Gaiman'ın yaptığı oyunları okurken İstanbul'da bulunan semtleri düşünmedim değil. Shepherd's Bush (Çoban Çalılığı)'nda çobanlar yaşaması, Earl's Court (Kont'un Sarayı)'nda bir kont olması gibi Paşalimanı'nda bir paşanın, Selamsız'da selamsızların Azapkapı'da azap çektiren bir kapının olduğu bir kurgu okumak istedim doğrusu. Neil Gaiman bir de İstanbul için böyle bir kitap yazsa... 

    Kitap içeriği hakkında önemli bir bilgi olabilir, kitabı okumayanlar bu kısmı okumasın. Kitapta beni en çok etkileyen Richard Mayhew'in mızmız bir sünepeden yavaş yavaş bir kahramana dönüşmesi oldu. 

   Son olarak önerir miyim? Kesinlikle öneririm, bundan sonra ne zaman bu dünyadan bir nebze uzaklaşıp yeni bir dünya keşfetmek istersem Neil Gaiman'ın kalemine sığınacağım.

23 Ağustos 2013 Cuma

Gökçeada


Gökçeada Haritası
www.canakkale.com.tr

AFD:
   İşimden dolayı 10 günlük Gökçeada görevim vardı. Bu 10 günün 1 haftasını Beyaz Kitaplık ailesinin tüm fertleri :) ve aile dostlarımızla birlikte Gökçeada'da geçirmeye karar verdik.

  Daha önceden Gökçeada'yı günübirlik ziyaret etmiş, gezilebilecek yerlerini gezmiş fakat denize girmeye fırsat bulamamıştık. Denize giremediğimiz için herhalde Gökçeada bize çok sıkıcı gelmişti. Bu sefer Gökçeada'nın tadını, Minnakımız izin verdiği müddetçe çıkardık. :)

  Gökçeada'ya gelmeden önce birkaç otel ve apart ismini internetten bulup birkaç gün önceden yer ayarlamak için iş arkadaşımla beraber adaya gittik.  Gittiğimiz gün bayramın ikinci günü olunca uzun bir feribot sırası bekleyerek adaya vardık. 
Feribot kuyruğu, feribot değil, deniz bile gözükmüyor. :)
  Not aldığımız otellere ve apartlara bakmaya giderken, bir apart oldukça dikkatimizi çekti. İsmini not edip önceden bulduğumuz yerlere bakmaya başladık. İnternetten bakarak seçtiğimiz hiç bir oteli ve apartı beğenmedik. Zaten çoğunun internette bulunan fotoğraflarla alakası yoktu. Biz çalışırken eşimizin ve bebeklerimizin gün boyu yalnız kalacaklarını da göz önünde bulundurarak daha bir seçici davranıyorduk. Sonra gözümüze çarpan apart olan Nurbadem Apart'a bir bakalım dedik.
Nurbadem Apart
   Nurbadem apart ilk başta dış görünüşüyle gönlümüzü fethetmişti. Daha sonra apart sahipleri Nurcan ve Gürdal Evcin çiftiyle tanıştık. Apartı beğenmiştik zaten ama ortamın ve apart sahiplerinin sıcaklığı bizim Nurbadem'i seçmemizde oldukça etkili oldu.

19 Ağustos 2013 Pazartesi

Expose Dejavu - Arkın Çalapala

EXPOSE DEJAVU
ARKIN ÇALAPALA
YananKaravan Yayınları
2012, 1. Baskı
100 Sayfa

AFD:
   İncelememe kitapta beğendiğim cümlelerle başlamak istiyorum.

   "Bir daha kimseye aşık olamazsın, dedi ve öptü beni, tam beş saniye. O an içim acıdı, belki de içim açıldı ve gözlerimden kalbime girdi. Hisleri,yaşadığı neydi bilmiyorum fakat benim en yoğun hissettiğim duygular "ürperti" ve "korku" oldu. Yok olduğumu sandım ilk önce, ardından da sanki ilk defa varolduğumu..."

   "Acaba gerçekten büyük ve büyülü bir aşk mı? Canımı acıtır mı?"

   "Bazen Aşk, ortak olunmayan ve olunanlar listelerinde "hep" ilk sıradadır. Bu durumun dışında ise yalnızca ilk aşklarımız kalır."

   "Gerçek aşkın insana büyük sorumluluk yüklediğini o gece anladım."

    İşte bu güzel cümlelerle başlıyor kitabımız, bu cümleleri okudukça çok güzel bir kitapla karşılaştığımı, güzel bir okuma macerasının beni beklediğini hissettim. Maalesef ki yanılmışım. Yanılmışım sebebi kitabın kötülüğünden değil, kitabın tarzının bana uymamasından.

   İlk cümlelerde hissettiğin güzel aşk hikayesi tadı yerini bir anda fantastik öğelere bırakıyor. Kendimi zorlayıp kitabı bitirdim ama ben de bittim. Olmuyor, fantastik öğelerin (Kediler prensesi, Pijamalı pezevenkler gibi) bol bol yer aldığı kitaplardan maalesef zevk almıyorum.

  Benim tarzıma uygun olmaması, tabii ki kitabın kötü olduğunu göstermez. Bu türden zevk alanlar için belki de bir başyapıttır. Neden olmasın?

18 Ağustos 2013 Pazar

12. Kitap Çekilişimiz Sonuçlandı



   2 şanslı kişiye sevgili Hasan Saraç'ın okurlarla beraber yazdığı ortak roman "13 Saat + 1 Ömür" ü hediye ettiğimiz çekilişimiz gün itibariyle sonuçlandı.

a Rafflecopter giveaway


  Kazananlarımız Fatma Gül ÖZDEMİR ve Nurgül isimli izleyicilerimiz.
  İletişim adreslerini afdmrw@gmail.com a bekliyoruz.

8 Ağustos 2013 Perşembe

Aradaki 7 Farkı Bulunuz. (Yok Artık)

AFD:
    Blogumuzu takip edenler okuduğumuz kitaplara hazırladığımız Okur Testlerimizi biliyorlardır. Okuduğumuz kitapların kalıcılığını sağlamak adına böyle testlerin eğlenceli olacağını düşünerek testlerimiz oluşturmaya başladık ve hep olumlu dönüşler aldık. Biz de bu şevkle test hazırlamaya devam ettik. 

   Daha sonra bir kaç blog daha okur testi hazırlamaya başladı. Merve Hanım gibi sırf bizden gördüğü için büyük bir  incelikle "ben de okur testi yapmak istiyorum, yapabilir miyim" diyerek bize bilgi veren de oldu. Tabii ki evet dedik, zaten kimseye hayır deme gibi bir hakkımız yok ki. 

   Ama geçen gün gördüğüm test karşısında şok oldum. İnternetten başka hangi okur testleri hazırlanmış diye araştırıyordum karşıma Dan Brown'un son kitabı Cehennem'in testi çıktı. Kendi hazırladığım soruları çözmek kolay, başka soruları çözüp kendimizi sınayalım derken...


Bizim testimiz -------------------------------------------------------- diğer test


  Okur Testi yapılmak istenmesini anlıyoruz, sorulardan esinlenilmesini de anlarız da, bu nedir? 

  Aslında bu durumu ilk başta yapan kişiyle görüşecektim ama eşimin de dediği gibi "o yaparken utanmamış da ismini verirken biz mi utanacağız?"  

  Arkadaş hiç çekinmeden böyle bir şey yaptığına göre bizim de arkadaşın reklamını! yapmamızda bir sakınca yoktur bizce. 


  Asıl anlamadığım, arkadaş kitap hakkında o kadar özenerek yorum yapmış, yani aslında emek harcayan bir kişi, neden böyle bir kopyacılığa başvurmuş? Bu arkadaş emeğiyle hazırladığı yazının başka bir yerde başka bir imza altında yayınlandığını görürse ne tepki verir? Bence, işte o zaman bizi anlar.

4 Ağustos 2013 Pazar

Jar - Kemal Varol

JAR
KEMAL VAROL
Sel Yayıncılık
Şubat 2013, 1.Baskı
160 Sayfa

AFD:
   Güneydoğu'da bir kasaba düşünün, adı da Arkanya olsun. Bu kasabada karşılıklı iki meyhane düşünün, ikisinin sahibinin kardeş olduğunu ve bunlarında birbirlerine küs olduğunu. İki meyhanede hergün aynı saatte gelip aynı saate ayrı yönlere giden ve meyhanede bulundukları saatlerde büyük bir kinle birbirlerine bakın, beli silahlı iki yaşlı adam düşünün. İki küsün meyhanesinde iki eli tetikte yaşlı küs... Rahatsız Kamil ve İçli Halil

    Neden mi küsler? Elektro Cemil'in anlattığına göre ... hımm acaba hangi hikaye doğru ki? En iyisi siz karar verin. Elektro Cemil Rahatsız Kâmil ve İçli Halil hakkında, üç hikâye anlatacağını bu hikâyelerden sadece bir tanesinin gerçek olabileceğini söyler. “İhtiyarların gerçek hikâyesi, Elektro’nun anlatacağı ilk hikâye de olabilirdi sonuncusu da. Hatta bu hikâyelerin hepsi yalan olabileceği gibi, tümü bir gerçeği de karşılayabilirdi.”

   Uzun zaman önce okuduğum ve bir türlü yorumlamaya fırsat bulamadığım bir kitap Jar. Bu satırları yazarken, kitabı okuduğum zaman nasıl zevk aldığımı hatırladım. 

   80 darbesi sonrası Güneydoğu'da geçen bir hikaye, belki de Güneydoğu'da yaşamışlılığımın etkisiyle daha da etkiledi beni, bilmiyorum. Fakat kesinlikle okumanızı tavsiye ediyorum. Altı çizilesi bölümde kitabı niye tavsiye ettiğim hakkında ipuçları sunacaktır size.

  Kitabın öyküsünü yazarından dinlemek isterseniz, Kemal Varol'un Jar hakkındaki röportajını okumanızı öneririm. http://kitapzamani.zaman.com.tr/kitapzamani/newsDetail_getNewsById.action?newsId=6936

Altı Çizilesi:
   Nihayetinde kardeşini hesaptan düşen Hayri Abi, Duble’yi ona bırakıp tam karşıya yepyeni bir meyhane açmıştı. İlk başlarda, memleketteki tüm öz’lerin bir kinden doğduğunu kanıtlarcasına yeni meyhanenin adını Öz Duble koymuş, sonra vazgeçip her nedense Kazablanka adında karar kılmıştı.

   İnsanın derdi kalbinden önce insanın saçlarına vururmuş. Yürüyüp gittiği köy yollarında bir gecede saçları beyazlayan nice dert sahibini dinlemiş İçli Halil. Erkekler için iş kolaymış. Uzar uzamaz saçlarını kesermiş erkekler. Kadınlarsa saçlarıyla beraber dertlerini de uzatırlarmış. Babaları o saçları çekip onları döverken de, anneleri sarı taraklarla onları tararken de, bir erkeğin kocaman elleri onları okşarken de nerede kırıldıklarını, hangi ellerde yıprandıklarını, hangi aşkla beyazladıklarını asla unutmazmış kadınların saçları.

   Eskiden her yer bu kadar uzak değilmiş. Gitmek istediğin yer neresi olursa olsun çabucak gidermişsin. Gidilmek istenen mesafe saatlerle değil, günlerle tayin edildiği için kimsenin aklından zamanı ölçmek geçmez, bunun için telaş etmezmiş. O zamanlar kimse varacağı yer için dertlenmezmiş açıkçası. Yolda geçen zaman da varılan yere dahil edilir, o yol boyunca yaşananlar varılacak yerin, yapılacak işin, görülecek hesabın bir parçası sayılırmış. O yüzden de eskiler bizden çok daha geç varsalar da uzağa, bizim kadar söylenmezmiş.

   İnsanın her yeri sapır sapır yaşlanırken bir tek dili dinç kalırdı. Ama dökülmüş dişlerini yoklayıp duran yaşlı adamın dili bir cümleden bile istifade etmedi. Sanki bütün gövdesiyle birlikte dili de pörsümüştü adamın.

"Kimse bana inanmayacağı için gördüklerimin yarısını bile anlatmadım" Marco Polo

"Bazı yaralar var ki, kapanmış olsalar bile, dokununca sızlarlar." Turgenyev

"Düşmanımı cesur ve kuvvetli yap! Eğer onu yenersem utanç duymayayım." Kızılderili Atasözü

1 Ağustos 2013 Perşembe

Temmuz 2013 Çok Satan Kitaplar Listesi


    Haftanın çok satan kitaplar listesini, kitap satışı yapan 25 farklı sitenin çok satan kitaplar listelerini harmanlayarak oluşturuyoruz. Böylece daha gerçekçi bir çok satanlar listesine ulaşmaya çalışıyoruz. Haftalık olarak güncellediğimiz listeyi aylık olarak da bir post şeklinde yayınlayarak, kalıcılığını sağlamak istedik.


Temmuz ayında da listemizin başında Dan Brown'un yeni kitabı Cehennem var. 

    Harvard Üniversitesi Simgebilim Profesörü Robert Langdon başından vurulmuş bir halde hastane odasında gözlerini açar. Ne buraya nasıl geldiğini ne de nasıl vurulduğunu hatırlamaktadır. Camdan gördüğü manzara karşısında altüst olan profesör, evinden binlerce kilometre uzakta, Floransada olduğunu anlar. Yaşadığı korkunç baş ağrısına eşlik eden tek şey; sürekli kâbuslarında gördüğü kan kırmızısı bir nehrin karşısından kendisine seslenen gümüş saçlı güzel bir kadın ve toprağa baş aşağı gömülü can çekişen bedenlerdir.

   Langdon gördüğü kâbusları anlamlandırmaya çalışırken kadın bir suikastçı tarafından takip edildiğini, kendine tedavi uygulayan doktorlardan biri gözlerinin önünde vurulunca anlar. Hastanede görevli diğer doktorlardan biri olan Sienna Brooksun o ölüm kalım anında yardım etmesiyle hayatta kalır.

   Simgebilim profesörü kendini bir anda ipuçlarını Dantenin cehenneminde bularak çözmesi gereken korkunç bir senaryonun içinde bulur. Floransanın tarih kokan dar sokaklarından Venedikin muazzam bazilikalarına uzanan semboller zinciri Langdonı insanlık tarihini sonsuza dek değiştirebilecek bir mekâna sürükler.

   Burası üç imparatorluğun merkezi olmuş, insanlık tarihi kadar eski, dünyanın incisi İstanbuldur. Ve bu şehirde ya insanlık tarihi baştan sona yeniden yazılacak ya da bunu yazacak hiç kimse kalmayacaktır...

..
Diz çök kutsal bilgeliğin yaldızlı mouseionunda
ve kulağını yere daya,
dinle suyun şırıltısını.

Batık sarayın derinliklerine in,
orada, karanlığın içinde bekler khtonik canavar
kan kırmızısı sularına gömülmüştür lagünün
ki yansıtmaz yıldızları...

1.Cehennem - Dan Brown - Altın Kitaplar
2.Kardeşimin Hikayesi - Zülfü Livaneli - Doğan Kitap
3.Dönüş - Ayşe Kulin - Remzi Kitabevi
4.Kaiken - Jean Cristophe Grange - Doğan Kitap
5.Ejderhaların Dansı - George R.R. Martin - Epsilon Yayınları 






Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...